Avukat Mehmet Baykurt, AA muhabirine, Resmi Gazete’de de yayımlanan düzenlemeyi değerlendirdi.
Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten 1 Temmuz 2023’e kadar kira sözleşmesinin yenilenmesinde yıllık kira artışının artık yüzde 25’in üzerinde olamayacağını söyleyen Baykurt, “TÜFE artışının son dönemlerde yüzde 25 oranının çok üzerinde olduğu ve kiraya verenlerin emlak değerlerindeki artışı ileri sürerek fahiş kira artış taleplerinde bulundukları düşünüldüğünde bu düzenlemenin kiracının lehine olduğu açıktır. Örneğin Haziran 2022 için yıllık kira artışı yüzde 39,33 olarak belirlenmiştir. 10 bin liralık kira bedeli 3 bin 933 lira artarak 13 bin 933 lira olacaktır. Ancak yeni düzenlemeyle 10 bin liralık kira bedeli en fazla yüzde 25 artışla 12 bin lira olacaktır.” dedi.
Baykurt, yıllık kira artış oranı, kira sözleşmesinde TÜFE’den bağımsız yüzde 25’in üzerinde belirlenmişse bile 1 Temmuz 2023’e kadar yüzde 25 ile sınırlı kalacağına dikkati çekti.
Avukat Baykurt, “Düzenlemenin yürürlüğe girmesinden sonra yapılacak kira sözleşmelerinde üst sınır artışının dikkate alınması gerekmektedir. Aksi halde kira artışına yönelik düzenlenen maddenin hukuken bir geçerliliği olmayacaktır.” diye konuştu.
Türkiye Adalet Araştırmaları Merkezi (TÜRKAD) Başkanı avukat Mehmet Sarı da söz konusu düzenleme öncesinde mal sahiplerinin kira artışlarını diledikleri oranda yapabildiğini, düzenlemenin ardından üst sınırın yüzde 25 olarak belirlendiğini dile getirdi.
Ev sahibi ile kiracının anlaşması durumunda bunun yükseltilebileceğini belirten Sarı, bunun dışında kira artışının üst sınırı geçemeyeceğini ifade etti.
Sarı, “Mal sahipleri ile kiracıların kira bedelinde uzlaşmadığı takdirde, mal sahiplerinin yasal olarak kira bedelinin tespiti için dava açma hakkı var. Bunu hem mal sahipleri hem de kiracılar açabiliyorlar. Özellikle 5 yıldan uzun süreli bir kira kontratı söz konusu olmuşsa bu durumda kira tespiti davası açıldığında mahkemeler, 1 Temmuz’a (2023) kadar olan yeni kira sözleşmelerinin güncellenmesinde yüzde 25’i yasal zorunluluk gereği esas almak durumunda kalacaklar.” dedi.
Sarı, mevcut oranda artış yapılmış şekilde ve aksatmadan kiraların ödenmesi halinde ev sahiplerinin tahliye davası açma hakkı bulunmadığını, bu davaların mahkemece reddedileceğini vurguladı.
Geçici düzenlemenin yargının iş yükünü azaltacağına, kira bedellerindeki olumsuz gidişatı frenleyeceğine, tarafları uzlaşmaya sevk edeceğine dikkati çeken Sarı, düzenlemenin “pansuman” niteliğinde olduğunu ifade etti.
Kiracılar da baskıcı ev sahibini şikayet edebilir
Avukat Elvan Kılıç, kiracıların yüzde 25’in üzerinde artış yapmak zorunda olmadıklarını söyledi.
Kılıç, “Yüzde 25 olarak kirayı hesaplayıp ev sahibinin hesabına attığında ev sahibinin, ‘Sen bunu benim hesabıma attın, ben bunu kabul etmiyorum.’ deme lüksü yok. Bu oranı kabul etmek zorunda. Diyelim ki kabul etmedi, kiracı evinden çıkmak zorunda değil. Burada ev sahibi, ‘Ben kabul etmiyorum.’ diyerek dava açabilir.” diye konuştu.
Kılıç, kiracıların kendilerine baskı yapan ev sahiplerini şikayet edebileceğine dikkati çekti.
Kontratı sürdüğü müddetçe evin kiracıya ait olduğunun altını çizen Kılıç, “Kiracının izni olmadan o eve hiç kimse giremez. Bununla ilgili şikayet yoluna gidilebilir. Yüzde 25’in üzerinde kira artışı talep eden ev sahiplerinin çabaları boşuna.” dedi.
“Kiracı-ev sahibi anlaşmazlıkları artabilir”
İstanbul Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Nizameddin Aşa, ilgili düzenlemenin kiracılar için avantaj olduğunu söyledi.
Yüzde 100 veya 200 zam talep eden ev sahipleri bulunduğunu dile getiren Aşa, “Çoğu mal sahibi yüzde 50 zammı bile beğenmiyor. Dolayısıyla yüzde 25’lik üst sınır, ev sahibi ve kiracı arasındaki anlaşmazlıkları artırabilecek.” dedi.
Düzenlemede geçiş noktasına ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Aşa, zaman zaman “Evi satıyoruz, oğlum, kızım gelecek” şeklinde bahanelerle kiracıların taciz edildiğini anlattı.
Nizameddin Aşa, tek bir kira bedeliyle geçinen ev sahiplerinden bir yıl için gelir vergisi alınmaması önerisinde bulundu.
Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Hakan Akdoğan da kiracı-ev sahibi anlaşmazlıklarının artabileceğini belirterek, “Sonuçta yapılacak düzenleme 5 yıl sonra açılabilen kira tespit davalarını etkilemeyecek. Ayrıca yeni kiraya verilen yerler için de bir fiyat azalışına imkan sağlamayacak.” ifadelerini kullandı.
Gayrimenkul danışmanı Cihat Şimşek de yüzde 25’lik sınırlamanın ev sahiplerini rahatsız ettiğini dile getirerek, “Piyasaya nasıl bir etkisi olacağını biz de merak ediyoruz. Yüzde 25’lik oranı yeterli bulmayan ev sahipleriyle hükümetin aldığı kararı dayanak alarak fiyat artışlarına direnen kiracıların pazarlığı kızışacağa benziyor. Fakat enflasyonun düşüş eğilimine girmesi durumunda ev sahiplerinin rahatsızlığı da giderileceği gibi pazarlıkları da kolaylaştıracaktır.” diye konuştu.